🪼 Osmanlı Saraylarında Harem Hayatının Iç Yüzü
YaniŞeyhül İslam Meclisi Varken hiç bir padişah kalkıpta Zina yapamaz, dilediği kadınla yatamaz. Adamı uçururlar canımcım.. İkincisi, Osmanlıda Valide Sultan yani padişahların anneleri , padişahlar üzerinde etkili olup Harem dediğimiz kısmın birinci dereceden sorumlu kişisidir. Valide Sultan Yani Padişahın Annesi varken
Abdülhamid, dış ve iç düşmanların bütün gayretlerine rağmen, 27 Nisan 1909 yılına kadar Osmanlı tahtında oturmayı başârmıştır. II. Abdülhamid, Midhat Paşa ve ekibini taltif ederek tahta çıkmış ve maalesef Meclis-i Mebusan’ın kapatıldığı Şubat 1878’e kadar da, idarede hep onların sözleri geçerli olmuştur.
Etrafı çam, ıhlamur ve manolya ağaçları ile bezeli bu köşk Osmanlı’ya isyan etmiş Mısır Valisi Mehmed Ali Paşa tarafından yaptırılmış ve 1854 yılında tamamlanmış. Simetrik kare planlı iki katlı yapının diğer köşk ve saraylardan ayrılan en önemli özelliği hem dış hem de iç cephesinde kullanılan renkli
kasidenazım biçiminin Osmanlı iktidarı ve sanat dünyası içinde şiir hayatının canlılığını ve sürekliliğini koruması açısından ayrı bir değeri vardır. Bu durum, Osmanlı İmparatorluğu’nun sahip olduğu siyasal güç ve prestijin sanatsal yönden desteklenmesini de sağlamıştır.
Yüzü büyük ve yoğun (kalın, iri) olursa, g..ü küçük ve ferci büyük ve dar olur. - Uluçay, Çağatay: "Osmanlı Saraylarında Harem Hayatının
Cumhurbaşkanımızın eşi Sayın Emine Erdoğan’ın Harem’de verilen eğitimle ilgili konuşması, sırf cumhurbaşkanımızın eşi olduğu için eleştirildi. Hâlbuki aynı Tekbirin bestekârı Itrî bile harem hocasıydı - Erhan Afyoncu - Ahaber
Şehzadelik yıllarında çok iyi eğitimlerden geçen Yavuz, “geçilemez” sanılan Sina Çölü ’nü o günün şartlarıyla 13 günde aştı! 506 yıl önce bugün tahta çıkan Yavuz Sultan Selim’in, fetih ve tevekkülle geçen hayatı. Osmanlı Devleti 'nin 9'uncu padişahı ve 88'inci İslam halifesi Yavuz Sultan Selim, 10 Ekim
Harem-i Hümayun veya Batılılarca “tutsak olmuş kadınların dünyası” [1] olarak tanımlanan harem, tarih boyunca hep gizemini ve sırrını korumuştur. Batı edebiyatı ve sanatında harem, çeşitli Avrupa ülkelerinden köle veya tutsak olarak elde edilmiş genç ve güzel kadınların, padişahın kalbini kazanmak için yarıştığı, gücü ele geçirmek için en tehlikeli
OSMANLILARDAKÜLTÜR VE SANAT. İnsanların meydana getirdiği maddi ve manevi değerlerin tümüne kültür denir. Aile yapısı, örf ve adetler, eğitim-öğretim, inançlar, giyim ve kuşam kültür oluşturan unsurlardır. Osmanlı Kültürünü oluşturan temel etmenler şunlardır: İlk Türk devletlerinden gelen Türk töresi.
qW18. Leyla Saz'ın anılan yüzyıllar boyu esrarını muhafaza etmiş olan harem hayatının içyüzünü ilk kez açıklamaktadır. Bu anılar, üç yabancı dile çevrilmiş ve Avrupa'da da büyük ilgi toplamıştır. Bu anılar sadece harem hayatını değil, saray dışında eski Osmanlı gelenek, görenek, görgü kuralları, eşya ve kıyafet biçimleri gibi bugün edinilmesi pek güç bilgileri de kapsadığı için milli kitaplığımızın başta gelen kaynak yapıtlarından biri niteliğini de taşımaktadır. Şair Leyla Saz, Abdülmecit'ten başlayarak altı padişah döneminde yaşamıştır. Leyla Saz, anılarında, saray çevresini, insanlarını, saz âlemlerini, gelenek ve göreneklerini, saray teşkilatını, ünlü düğünleri, cariyelerin aşklarını ve serüvenlerini sürükleyici bir biçimde canlandırmıştır.
Avrat Pazarından HaremePublished on May 9, 2018No descriptionblackauge
Osmanlı Haremi Gerçek Yüzü Bilgileri Görselleri Osmanlı. Saray Haremi Nedir Bilinmeyen. Merak Edilen Bilgileri Ottoman Empire Music Palace Harem. Ottomano Sultan Çalgı Resimleri Cariyeler Osmanlı ve Saray Haremi Nedir? Bilinmeyen ve Merak edilen Bilgileri ve Resimleri Bir ülkede deprem söz konusu olursa jeologlar, hastalıklar sözkonusu olursa doktorlar, savaş söz konusu olursa siyasiler ve askerler konuşurlar. Bu bizim ülkemizde de böyledir. Ancak bizde iki konu vardır ki bunlar üzerinde herkes konumuna, birikimine, eğitimine bakmadan üstelik de allame edasıyla konuşur. Bu konulardan bir tanesi dindir diğeri tarih. Tarihle ilgili bir şeyler söz konusu olduğunda siyasetçi konuşur, gazeteci konuşur, televizyoncu konuşur vs. Bir Allah kulunun aklına da bu işin profosörleri bulup konuşturmak gelmez. Veya gelir de, onların söyleyecekleri işlerine gelmez. Tarih deyince her zaman revaçta olan konulardan bir tanesi de Osmanlı ve haremidir. Bunu içoğlanları takip eder. Ardından valide sultanlar, kadınlar saltanatı, devşirmeler vs. böyle gider. İlim ahlakına sahip bir tarihçinin Osmanlı haremi konusunda söyleyeceği şeyler çok azdır. Çünkü elinde bu konuyla ilgili yeterli belge, döküman vs. yoktur. Haremin Selamlık Bölümünün Merkezini Hünkâr Sofası Oluşturur. 1585ten Sonra Mimarbaşı Davud Ağanın Yaptığı Sofa Padişahların Tören Ve Kabul Salonudur. Imperial Hall Kalın duvarlarla çevrili harem binası, etrafındaki harem ağalarına ait binalar ve diğer ocakların daireleriyle adeta ulaşılması imkansız bir kale gibidir. İçinde değil, etrafındaki kendilerine ait binalarda yaşayan, zorunlu hallerde Haremin içine girmeleri gerektiğinde salavat-ı şerife getirerek dolaştıkları bir ortamdır. odanın kapısının girişinde, duvarlarında ayetler, hadisler, dualar bulunan bir mekandır Zorunlu hallerde ancak harem ağalarına ve tabiplere açılan bu mekana yabancı seyyahların, tarihçilerin nasıl girip, orada adeta gezmiş dolaşmıs gibi haremi anlatışlarına şaşmamak elde değil. Kaldı ki bizimkilerin en çok esas aldıkları, kullandıkları kaynaklarda, ilmi otoritelerce yüzlerce kez tenkid edilmis, çürütülmüş bu batı tarihçilerinin kitaplarıdır. I. Ahmed döneminde saraya gizlice girdiğini iddia eden Venedik elçisi Ottavinano, ancak Revan Kasrı’nın önündeki havuza kadar olan yerleri görebildiğini söyledikten sonra padişahın odasındaki cariyesiyle nasıl ilişki kurduğunu detaylarıyla anlatmakta ve insanlar da bu anlatıma değer vererek kaynak gösterirken yapılan ilmi ahlaksızlığa çanak tutmaktalar. 18. yüzyılda bile ancak yazlık sarayların boş haremlerini gezebilen batılı birkaç yazar, nedense göremedikleri kısmı hayalleriyle doldurmayı denemişlerdi. Havuzu gördüler ama havuz sefalarını kendileri uydurdular sonra da uydurduklarının resmini çizdiler. Hata yaptıklarını belki de hiç bir zaman düşünmediler çünkü kendi kırallarının kadınları ile yaşantıları öyleydi. Birlikte oldukları düzinelerce kadının yarı çıplak resim ve heykelleri ile saraylarının duvarlarını süsleyen bir zihniyetin Osmanlı hükümdarlarındaki edep kavramını anlayabilmelerini zaten beklemiyoruz. Ama anlayamadığımız, bizim bize bunu nasıl yapabildiğimiz. Yıllarca Topkapı sarayını gezdiren rehberlerin turistlere Harem’in duvarlarında yazılı Arapça metinleri göstererek bunların padişahların cariyeleri için yazdıkları aşk şiirleri olduğunu söylemelerini, ellerindeki broşürlerde de böyle yazmasını hangi düşünceyle izah etmek gerek bilemiyoruz. Bestekar Hacı Sadullah Ağa Kimdir. Müzik Hayatı Ve Müzik Aleti Ud Sazı Çalan Kız Ve Dinleyen İmparatorluğu Musikileri Müzikleri Zira bu Arapça metinlerin tamamı Kur’an ayetlerinden ve dualardan başka bir şey değil. Hükümdarların çıplak cariyelerin danslarını seyrettiği idda edilen Hünkar Sofası Daire’sinin duvarlarında Bakara Suresi 257. ayetinden itibaren yedi ayet yazılıdır ki bir ayetin meali aynen şöyledir “Allah kendisine hükümranlık verdi diye şımarıp azarak Rabbi hakkında İbrahim ile tartışanı görmedin mi?” Sanki adeta Osmanlı hükümdarı bu ayetle gerçek hükümdarın kim olduğunu, hükümdarım diye şımarıp azdığı taktirde Nemrutlaşabileceği ihtimalini, hergün bilinç altına kazıyor, iman edenlerin karlı bir konumda, Nemrut gibi imansızların ise ne derece zararda olduğunu görüyor ve okuyordu. Doğru! Bu sofada padişah eşleri, çocukları, kızları, validesi ile birlikte oturur ve helal dairesinde yani kimseyi huzurunda yarı çıplak oynatmadan sazlar çalınıp ilahiler söylenip eğlenilirdi. Ancak bugünkü insanların eğlence kavramından anladıkları şey otomatikman Osmanlı padişahının da öyle eğlenmiş olması gerektiğini düşündürtüyordu onlara. Onlar bunları yaptıklarına dair yani hamam havuz sefaları, yarı çıplak cariyelerin dans etmesi gibi belge bırakmayınca bizimkiler hayallerini belge-vesika-kaynak haline getirdiler. Öyle ya; bir erkeğin elinin altında 300-500 cariye olur da nasıl bunlarla gününü gün etmez ki. Hele hele 36 Osmanlı padişahının içinden 15 tanesinin sadece bir veya iki kadınla birlikte olduğu diğerlerinin de en fazla yedi sekiz kadınla aile hayatı yaşadığı belgelerle gözlerine soksanız bu sefer de pişkin pişkin sırıtıp Osmanlı padişahlarının erkekliklerini sorgulamaya kalkacaklar. Hemen şunu da belirtelim; şu an tek eşli ama çok metresli evlilik sisteminin içindeki insanlar olarak, Osmanlı padişahının birlikte olduğu 7-8 kadın bile bize çok abartılı gelecektir. Ancak unutmamak gerekir ki Osmanlı’nın yaşadığı dönemde tıpkı dünyanın her yerinde olduğu gibi bir kralın güzel kölesini istediği gibi kulllanması ve bunların sayısının yirmiye otuza çıkması normaldi. Osmanlı Haremi Gerçek Yüzü Bilgileri Ve Görselleri Osmanlı Ve Saray Haremi Nedir Bilinmeyen Ve Merak Edilen Bilgileri Ve Resimleri Fabio Fabbi Italian Painter1861 Girls Of The Harem O kadar normaldi ki krallar bu kadınlarının heykellerini yaptırıp saraylarının yüksek duvarları üzerine herkesin görebileceği şekilde koydurabiliyorlar ya da yüzlerce genç ve güzel kadınla hamam sefası yapabiliyorlardı. Bizim haremi sorguladığımız gibi Avrupalılar kendi krallarının bu hallerini asla sorgulamadılar. Tarihlerinin yaşanmış bir gerçekliği olarak tarihlerinde bıraktılar. Oysa biz, asla yaşanmamış sahneleri alıp, doğru gibi kabul edip, kendi kendimize duyduğumuz saygıyı ve özgüveni aramızdan kaldırdık. 1909 yılına kadar Harem Dairesi’ne padişahtan başka, ancak mecburiyet halinde Harem Ağaları ve doktorlar girebiliyorlardı. Son onüç yıllık dönem ise Haremi görenlerin hatıratlarında oldukça net bir biçimde anlatılıyor. Yazık ki ! orada bile havuz – hamam sefaları yok. Peki o zaman “Bu Harem nasıl bir yer?” denilebilir. Kısa ve net bir cevap verelim Tek idarecisinin Valide Sultan olduğu yani padişahın annesi kendisine ait, padişahın bile bozamadığı çok kesin ve katı kuralları bulunan yüzlerce genç kızın, dönemin ilim anlayışına göre en iyi eğitimi aldığı, nihayetinde de devletin önemli kademesindeki görevlilerle evlendirilerek teliyle-duvağıyle-çeyizi ile gönderildiği bir bayanlar mektebidir. Evet, tam anlamıyla böyledir. Çünkü saraya çeşitli yollarla esir alınarak veya satın alınarak alınan kadın köleler yani cariyeler “Acemi” statüsü ile saraya girerler. Bunların padişahla görüşebilmesi mümkün değildir. Öncelikle padişahla karşılaşabilecek, konuşabilecek bir eğitime tabi tutulmaları gerekmektedir. Osmanlıda Harem Osmanlı Osmanlılar Saray Harem Ne Demektir Osmanlı Saray Haremi Bilgileri Ve Resimleri. Ottoman Empire Music Palace Sultan Çalgısı Eğer bunların içinden gerek zekası, gerek güzelliği ve kabiliyetleri ile dikkati çeken birisi olursa bunlar daha özel bir eğitime tâbi tutulurlar ki saraydaki 500-600 cariyenin ancak %10’u bu guruba girebilir. Bu %10’un içinden onları yetiştiren kalfalar ve Valide sultanın dikkatini çekebilenler ancak, has odalık olabilir ki bunlar padişahın özel hizmetlisi konumundadır. Eğer Has Odalık olarak ayrılan cariyeler padişahın dikkatini çekmeyi başarabilirlerse, yani padişahla karı-koca hayatı yaşarsa ikbal mertebesine yükselir. Genellikle de ikballer padişahın çocuğunu doğurduğunda Kadın Efendi olurlardı. Bunun bir üst mertebesi Kadın Efendinin Valide sultan olmasıdır ki o da ancak doğurduğu çocuk tahta çıkarsa mümkündür . Haremde Okuyan Türk Kızı Yağlı Boya Harem Nedir. Ottomano Sultani Resimleri Padişahı Sultanları Saray Haremi Ailesi Eşleri Gözde İkbal Kadını Özetle bütün kıyamet 600 cariyenin içinden aynı anda sayıları dördü beşi geçmeyen Kadın Efendi ve İkballer yüzünden kopmakta. Şunu da belirtelim ki, Osmanlı padişahı dileseydi o dönemde dünyanın her yerinde olduğu gibi bu 500-600 cariyeyi önünde resmi geçit yaptırıp içlerinden dilediğini de seçebilirdi. Bunu yapabilecek siyasal otoriteye de, cariye köle konumunda olduğu için dinsel özgürlüğe sahipti. Oysa o hareme girerken içeriye haber verilir ve onun geçeceği yol üzerindeki bütün dairelerin kapıları kapatılır, kazara bir cariye padişahla karşılaşacak olursa yaptığı edepsizlik sayılır ve o cariye cezalandırılırdı. Öyle ki kitaplar, bu “kazara” karşılaşmalara tahammül edemeyen padişahların yüksek ökçeli takunyalar yaptırıp Harem’in içinde iken bunlarla dolaştığını yazdı. Geldiği anlaşılsın ve yolunun üzerinden çekilsinler diye. Cariyeleri bırakın, çıktığı seferde nikahlı karısını bulunduğu şehre getirtmeyi unuttuğu için karısının sitem dolu mektuplarını alan padişahları yazdı arşiv vesikaları. Koca Sultan’ın sitem dolu mektuba cevabı ise; “Varın söyleyin Hafsa Sultan’a Biz gaza kılıcını kuşanmışız. Gayrısından başkasını gözümüz görmez” olacakdı. Buraya hatıralarına ve mahremiyetlerine hürmetsizlik olmasın diye isimlerini yazmayacağımız bir hükümdarımızın gözdesi ile arasında geçenleri de almak durumunda kalacağız. Zira köle bile olsa, rızası olmadan padişah ile karı-koca hayatı yaşamadıklarının pratikte delili gibidir bu hatıra. Osmanlı Devleti Harem Ne Demektir Osmanlı Saray Haremi Bilgileri Ve Resimleri Music Palace Harem. Ottomano Sultan Çalgı Resimleri Osmanli Haremi Hakkinda Koca Sultan’ın aziz ruhundan özür dileyerek; Kızı anlatır padişahımızın “……….. kumraldı, ela gözlü idi, 23 yaşında kadardı. Gayet de iyi tahsil görmüş, son derece zarifti. Daha saraya intisab ettiği girdiği günden itibaren babam kendisinden pek hoşlanmıştı. Artık, daima onu yanında gezdiriyor, kendisi ile uzun uzun, tatlı tatlı konuşuyordu. Lakin bütün bu “iltifatı şahaneye” rağmen elâ gözlü dünya güzeli, hükümdarın bazı arzularına “evet” demiyordu. Onun bu şiddetli mukavemeti babamın kendisine karşı alâkasını daha ziyade arttırıyordu. Bu hal böyle tam beş sene devam etti. Elâ gözlü güzelde hiç bir değişiklik yoktu……….”. Bir bayram günü, çok güzel görünen kız padişahın huzuruna girer tebrikini yapar. Hünkar “Hâlâ inadında devam mısın?” diye sorar. Genç kız gözlerini yere indirip susar. Bunun üzerine Hakan ” Hem sen bugün ne kadar güzelsin!” der. Genç kızın bu iltifata cevabı şu olur “Efendimiz!! Ömrüm oldukça size canımı feda etmeye daima hazır olacağım. Yanınızdan ayrılmam. Fakat bütün dünyayı bağışlasanız asla hareminiz olmam!.. Çünkü kocam olacak erkeğin yalnız ve yalnız bir karısı, yani tamamen bana ait olmasını isterim, aksi halde kimse ile evlenmem…..” Güzelden ümidini kesen Hükümdar ona bir konak alır, içini donatır. 45 Yasında gayet dindar bir kıranta oturaklı, gösterişli, bakımlı, orta yaşlı zatla evlendirir. Kocasının tek eşi olarak hayatını devam ettirir. Halvet Ne Demek Osmanlı Sarayı Padişah Haremi Halvet Nedir Gerçek Anlamı Ne Demek Haremden Görüntüler Padişahı Sultanları Saray Haremi Ailesi Eşleri Gözdesi İkbali Binyediyüzlü yılların başında İstanbul’a gelen İngiltere Büyükelçisi’nin eşi Lady Montague’nin hatıraları batılıların pek hoşuna gitmedi. Hareme girebilen Lady’nin yazdıkları daha önceki ve sonraki batılıların yazdıklarına ters düştüğü için, gerek o dönemde, gerekse daha sonra Lady Montague’yi yalancılıkla itham eden pek çok yazar çıkacaktı. O’nun ülkesi olan İngiltere’de üstelik de 1800’lü yıllarda, evli bir erkek çok rahatlıkla karısını gazeteye “ihtiyaçtan satılık ev kadını” ilanı vererek satabildiği için, Osmanlının saraya giren kadın köleye maaş bağlamasını, eğitim vermesini, sonra da değerli çeyiz ve mücevherleri ile saraydan âzâd etmesini elbette anlamakta zorlanacak ve inkâr yolunu tercih edeceklerdi. Aşağıda, onun mektuplarından yaptığımız alıntı, ne demek istediğimizi daha da iyi izah edecektir “Bu milletin din ve töreleri hakkında eksik bilgimiz var. Dünyanın bu tarafına seyrek geliniyor. Gelenler de ticaretten başka bir şey düşünmeyen tüccarlar. Türkler ise, bunlarla yüz-göz olmayacak kadar ağırbaşlılar. Bu sebeple tüccarların getirdikleri bilgiler yalan yanlış oluyor. Belki de dünyanın bütün kadınlarından daha hür….. Hayatı hiç aksatmadan, zevkle süren, kaygılardan uzak yaşayan, boş vaktini komşu ziyaretleriyle, hamamlarda yıkanmakla, ya da bol para harcayıp yeni yeni modalar çıkarmakla geçiren yeryüzündeki tek kadın. Avrupa’da hiç bir saray düşünemem ki, orada yabancı bir kadına karşı bu kadar namusluca davranılsın. Harem Müzik Hocası Hacı Sadullah Ağa Ile Cariye İlgi̇nç Aşkı Film Müzik Enstrümanı Çalan Cariye Kız Sultanları Saray Haremi Hamamda ikiyüz kadar kadın vardı. Hiç birinde bizdeki gibi alaycı gülüşmeler ve fısıldaşmalara rastlamadım. Üstelik benim için “güzel, çok güzel” dediklerini işittim. Bir kadının, bir başka kadın için “güzel” diyebilmesi hâyâl bile edilemez. Konakların hepsinde bir harem dairesi ve cariyeler var. Ancak bu cariyeler evin hanımına âit hizmetçiler. Evin erkeği ömrü boyunca bunları yolda görse tanımaz. Ne kadar garip değil mi? Osmanlı Devleti Tarihine Damga Vurmuş En Güçlü 9 Valide Sultan Ottoman Empire Harem Resimleri. İstanbul Tarihi Osmanlılar Saray Sultan Bilgileri Kış geceleri toplanıyorlar, geç vakitlere kadar öyle güzel ve saf eğleniyorlar ki zamanın nasıl geçtiği hissedilmiyor. Her evde misafir odaları var. İkram ve misafirperverlik Türklerin yaşama kudreti gibi bir şey…….” Çok zor ve ağır bir konu olan Harem’i böyle bir kaç satırda özetlemek elbetteki mümkün değil. Ancak kendimizle, geçmişimizle barışma çabasının içinde küçük bir damla olmaktı niyetimiz. Yazımıza bir soru ile son vermek istiyoruz Biz, zamanın hiç bir diliminde ve dünyanın hiç bir coğrafyasında sarayına aldığı bir köleden “valide sultan” dediğimiz zamanının “first lady”sini çıkaran bir başka medeniyet bilmiyoruz. Siz biliyor musunuz? Harem Ne Demektir? Osmanlı Saray Haremi Bilgileri ve Resimleri Harem Cariyeleri Padişahın Eşleri Midir Osmanlı Devleti Harem Dairesi Topkapı Sarayı Istanbul Osmanlılar Saray. Ottoman Empire MAHİDEVRAN SULTAN Kısa Biyografisi Nedir Yaşamı Kişiliği Hakkında Ansiklopedik Bilgiler MAHİ DEVRAN Sultan Kimdir Saray Hayatı Ve Ölümü Resimleri Harem Cariyeleri Padişahın Eşleri Midir Humayunu Osmanlı Haremi Osmanlıda Harem Hayatı Osmanlıda Harem KültürüOsmanlılar Saray Müzikler Halvet Ne Demek Osmanlı Sarayı Padişah Haremi Halvet Nedir Gerçek Anlamı Ne Demek Haremden Görüntüler Padişahı Sultanları Saray Haremi Ailesi Eşleri Gözde İkbali Halvet Ne Demek Osmanlı Sarayı Padişah Haremi Halvet Nedir Gerçek Anlamı Ne Demek Haremden Görüntüler Padişahı Sultanları Saray Haremi Ailesi Eşleri Gözde İkbal Haremde Türk Kızı Yağlı Boya Tablosu Güzel Cariye Kızlar Padişahı Sultanları Saray Haremi Ailesi Eşleri Gözde İkbal Kadını Hanımı Kızları Haremde Türk Kızı Yağlı Boya Padişahı Sultanları Saray Haremi Ailesi Eşleri Gözde İkbal Kadını Hanımı Kızları Kız Hünkar SarayıValide Sultanı Hanım Sultan Harem Beauty .Osmanlı Devleti. Ottoman Empire Harem Resimleri . Osmanlı Sarayı Sultanları. İstanbul Tarihi Yağlı Boya Tabloları. Osmanlılar Saray Sultan Bilgiler
Konuyla İlgili Geniş Bilgi Alınabilecek KaynaklarKonuyla İlgili Geniş Bilgi Alınabilecek Kaynaklar1. İslâm Hukukunda Kölelik-Câriyelik Müessesesi ve Osmanlıda Harem, Ahmed Akgündüz, Osmanlı Araştırmaları Vakfı Osmanlı Devletinde Kölelik, Nihat Engin, İFAV Y. 3. İslâm Devletler Hukukunda Savaş Esirleri, Ahmet Özel, T. Diyanet Vakfı Köleliğin Alfabesi-Hürriyetin Elifbâsı, Mahmut Toptaş, İnkılab Y. 5. Kölelik Bir Yazgı Değilse Eğer, Bülent Sönmez, Birleşik Dağıtım Ank. Y. 6. Kölelikten Efendiliğe, Sâmiha Ayverdi, Kubbealtı Neşriyat7. Kölelik, Maurice Lengelle, Çev. Emine Su, İletişim Y. 8. Kölelikten Kurtuluş, Booker Washington, çev. Ayşe Pertev Akıncı, Timaş Y. 9. Kölelik Yolu, Friedrich A. Von Hayek, çev. T. Feyzioğlu-Y. Arsan, Liberal Düşünce Topluluğu Y. 10. Kanun, Yaşama Faâliyeti ve Özgürlük; Sosyal Adalet Serabı, F. A. Von Hayek, T. İş Bankası Y. 11. Efendilik, Şarkiyatçılık, Kölelik, Jale Parla, İletişim Y. 12. İslâm Hukukunda Temel Hak ve Hürriyetler, Servet Armağan, İslâm Toplumunda Vatandaşlık Hakları, Raşid Gannuşi, Birleşik Y. 14. İslâm Hukukunda Gayri Müslimlerin Temel Hakları, Osman Şekerci, Nun Müslümanlar Gayri Müslimlere Nasıl Davrandı, Yusuf el-Kardavi, İhya Y. 16. İslâm'da Düşünce Özgürlüğü, Mehmet Bayrakdar, Türk Demokrasi Vakfı Y. 17. İnsanın Özgürlük Arayışı, Ali Bulaç, Beyan Y. / İz Y. 18. Düşünce Özgürlüğü ve Türkiye, Heyet, Can Y. 19. Yine Düşünce Özgürlüğü, Yine Türkiye, Heyet, Can Y20. Kadının Özgürlüğü, Safinaz Kâzım, Denge Y. 21. Kadının Özgürlük Savaşı, Muhammed Kutup, Ravza Y. 22. Çağımızın Özgürlük Sorunu, Eric Fromm, Gündoğan Y. 23. İslâm ve Emperyalizm, Seyyid Kutup, Şelâle Özgürlüğün Bittiği Yerde, Ayla Çeliktürk, Timaş Y. 25. İnsan Hakları Müslümanca Bir Yaklaşım, Heyet, Akabe Y. 26. Özgürlükler Hukuku, İbrahim Ö. Kabaoğlu, Afa Y. 27. Hürriyet Bildirgeleri, Janko Musulin, Belge Y. 28. İnsan Hürriyeti, Necati Öner, Vadi Y. 29. Bediüzzaman'ın Görüşleri Işığında İslâm ve Hürriyet, İsmail Mutlu, Mutlu Ben Devletim, Vururum, Halil Nebiler, BDS Y. 31. Medine Düşünceleri, Hüseyin Hatemi, Nesil Basım Yayın32. Özgürlük Arayışı ve İslâm, Muhammed Selâhaddin, Çeviren N. Ahmed Asrar, Pınar Y. İst., 1989 33. Amerika'da Zenci Müslümanlık Hareketi, Kadir Mısıroğlu, Sebil Y. s. 40 İslâm Hukukunda Temel Hak ve Hürriyetler, Servet Armağan, Y. Ankara, 1946 35. Asr-ı Saâdette Kölelik ve Câriyelik Bütün Yönleriyle Asr-ı Saâdette İslâm, Beyan Y. c. 1, s. 493-494, Nihat Engin, Vecdi Akyüz, İstanbul, 199436. Eski Hukukumuzda Kölelik, Hasan Tahsin Fendoğlu, Basılmamış Doçentlik Tezi, Diyarbakır 199437. Şer'iye Sicillerine Göre Sosyal ve Ekonomik Hayatta Köleler 17 ve 18. Yüzyıllar, İzzet Sak, Basılmamış Doktora Tezi, Konya 199238. Çağlar Boyu Kölelik Eski Yunan ve Roma, Hasan Malay, Gündoğan Y. Ankara, 199039. Antik Devirde Gladyatörler, Hasan Malay-H. Sılay, Arkeoloji ve Sanat Y. 199140. Eski Yunan'da Eşitlik ve Eşitsizlik Üstüne, Alaaddin Şenel, Bilim ve Sanat Kitabevi Y. Ankara, 197041. Gâvurların Esiri, Temeşvarlı Osman Ağa, Çev. Esat Nermi, İst. 1971Trtbatı42. Tanzimat Edebiyatında Kölelik, İsmail Parlatır, Türk Tarih Kurumu Y. Ankara, 199243. İnsan Hakları Tarihi, Erol Anar, Çivi Yazıları Y. 44. Hepimiz Bir Katiliz ?Sömürgecilik Bir Sistemdir-, Jean Paul Sartre, Belge Sömürgeciliğin Çöküşü Dekolonizasyon, M. E. Chamberlain, Rehber Y. 46. Sömürgecilik, İbrahim Erdinç Şumnu, Zafer Y. 47. Yeryüzünün Lânetlileri, Frantz Fanon, Birleşik Y. 48. Soğuk Savaş Dönemi Süper Güçlerin Hâkimiyet Kavgası, Cemal Acar, Şahsi Y. 49. Süper Güçlerin Hâkimiyet Kavgası, Cemal Acar, İrfan Y. 50. Medeni Vahşet, Hüsnü Aktaş, Düşünce Sömürgecilik ve Panislamizm Işığında Türkistan, Alaaddin Yalçınkaya, Timaş Harp Suçları ve Devletlerarası Hukuk, İlhan Lütem, Ank. 1951, s. 17-1853. Haçlı Seferleri Tarihi, Steven Runciman, Çev. Fikret Işıltan, Türk Tarih Kurumu Y. 3 cilt, Ank. 199254. Bosna'da Soykırım Günlüğü, Roy Gutman, Çev. Şakir Altıntaş, Pınar Y. İst. 1994 55. Roma Hukuku, Ziya Umur, Beta Basım Yayım, İst. 1950 56. Osmanlı Saray Kadınları, Pars Tuğlacı, İstanbul, 198557. Ümem-i Nasrâniye'deki İstirkak Hakkında Mütalaât, Larok Patris, Paris 58. Osmanlı'da Harem, Meral Altındal, Altın Kitaplar Y. İstanbul, 199359. Abdülhamid'in Haremi, Nahit Sırrı Örik, Arba Y. İstanbul, 198960. Harem-i Hümâyun, İ. Mouradja d'Ohson, Terc. Ayda Düz, Hayat Tarih Mecmuası İlâvesi, İst. 197261. Osmanlı Köle Ticareti 1840-1890, Ehud R. Toledano, Tarih Vakfı Yurt Y. İstanbul, 199462. Osmanlı Saraylarında Harem Hayatının İç Yüzü, M. Çağatay Uluçay, İstanbul, 195963. Haremden Mektuplar I, Harem II, M. Çağatay Uluçay, Ankara, 199264. Harem Penceresinden Sultan Abdülhamid, İsmet Bozdağ, Emre Y. 65. Haremden Mahrem Hâtıralar, Melek Hanım, Çeviren İsmail Yerguz, Oğlak Y. 66. Harem-i Hümâyun, Leslie P. Peirce, Çeviren Ayşe Berktay, Tarih Vakfı Yurt Y. 199667. Harem, Alev LytteCroutier, Yılmaz Y. Câriyeler, Sema Ok, Kamer Neşriyat, İst, 1996Köleliğin Alfabesi Hürriyetin Elifbası, Mahmut Toptaş, Cantaş İbn Teymiyye, Çev. İ. E. Dal, İhyâ Y. Kulluğum Sultanlığımdır, Ömer Sevinçgül, Zafer Y. Kulluk Bilinci, Beşir İslamoğlu, Denge Y. İslâm Ansiklopedisi, Y. abd maddesi M. Hamidullah, c. 1, s. 57; esir maddesi Ahmet Özel, c. 11, s. 382-389; hürriyet md. Mustafa Çağrıcı, c. 18, s. 502-505; köle md. M. Hamidullah-M. Akif Aydın, Örnek Fasikül, İst. 1986 Şamil İslâm Ansiklopedisi, Şamil Y. Köle-Kölelik Hamdi Yusufoğlu, c. 3, s. 392-395, Câriye M. Said Şimşek, c. 1, s. 274; Hürriyet Ahmet Özalp, c. 3, s. 36-37Sosyal Bilimler Ansiklopedisi, Risale Y. Kölelik İzzet Er, c. 2, s. 411-413; Özgürlük R. Özdenören, c. 3, s. 211-213, Sömürgecilik D. Dursun, c. 3, s. 494-509Kur'an Ansiklopedisi, Süleyman Ateş, KUBA Y. c. 12, s. 51-5876. Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, M. Zeki Pakalın, Y. Köle c. 2, s. 300-302; Câriye c. 1, s. 259-261Osmanlı Tarih Lügatı, Midhat Sertoğlu, Enderun Kitabevi Y. , İstanbul, 1986Hz. Peygamber'in Savaşları, Muhammed Hamidullah, Yağmur Y. İst. 1994, s. 92-93, 15879. Kur'an'ın Ana Konuları, M. Said Şimşek, Beyan Y. s. 189-19380. Örnekleriyle İslâm Ahlâkı, M. Yaşar Kandemir, Nesil Y. s. 134-14281. İslâm'a Göre Câhiliye ve Ehl-i Kitab Örf ve Âdetleri, Ali Osman Ateş, Beyan Y. s. 404-412 82. İslâm'ın İnsana Verdiği Değer, Muhammed Abdullah Draz, Kayıhan Y. s. 51-5883. İslâm ve Mülkiyet, Mahmut Talegani, âm ve Mülkiyet, Mahmut Talegani, Yöneliş Y. s. 228-24884. Muhammedî Vahiy, M. Reşid Rızâ, Fecr Y. s. 343-35885. İlâhî Hikmette Kadın, Hüseyin Hatemi, İşaret Y. s. 257 Fıkhu's-Sünne, Seyyid Sâbık, Pınar Y. c. 3, s. 379-38487. İslâm Hukuk Felsefesi, M. Tâhir b. Âşûr, İklim Y. s. 115-121İslâm'ın Etrafındaki Şüpheler, Muhammed Kutub, Hisar Y. s. 48-90Modern Çağda İslâmî Meseleler, Mevdudi,. Çeviren Yusuf Işıcık, Tekin Y. Konya, s. 86-147Son Barış Çağrısı, Muhammed Ebu Zehra, Şûle Y. s. 103-111Sorular-Cevaplar, M. F. Dahhâk, s. 103-120Şüpheler ve Çıkış Yolları, Şahin, s. Zaman Gazetesi Y. Kitap 1, s. 58-71; Kitap 5, s. 82-90Şüpheler ve Çıkış Yolları, Şahin, s. Zaman Gazetesi Y. s. 1/58-71Bülûğu'l-Merâm Selâmet Yolları, İbn Hacer el-Askalânî, Terc. Ahmed Dâvudoğlu, Sönmez Neşriyat, c. 4, s. 292 Peygamberi, Muhammed Hamidullah, Çev. Salih Tuğ, İrfan Y. c. 2, s. 742-750 İbn-i Âbidin, Reddü'l-Muhtar Ale'd-Dürri'l-Muhtar, İbn-i Âbidin, Şamil Y. 6 5-31; 7/423-477Sorulu-Cevaplı İslâm Fıkhı, Ahmet Şerbâsî, Özgü Y. c. 7, s. 172-175, 338-341Fetvâlar, Mevdûdi, Nehir Y. 2/225-226; 2/179-184; 3/77-84Câriyeliğin Mantığı ve Kölelik, Hülya Koç, Haksöz, sayı 51 Haziran 95, s. 35-41İslâmiyet'e Göre Kölelik, Ali Abdülvâhid Vâfi, AÜİFD. Sayı, 9, 1961, s. 207-212İslâm'da Köle ve Câriye, Ahmed Akgündüz, Eğitim Bilim, Ocak 2002 s. 59Gerçek Harem Nedir? Ahmed Akgündüz, Türk Edebiyatı, sayı 247, Mayıs 1994, s. 6-10İslâm'da ve Osmanlı'da Kölelik ve Câriyelik, Neşet Çağatay, Bilim ve Ütopya, Ocak 1996Osmanlı İmparatorluğunda Kölelik, Bülent Tahiroğlu, İÜHF Mecmuası, XLV-XlVII, s. 1-4, İst. 1982Kafkas Osmanlı İlişkileri ve Köle Ticareti, Hasan Kanbolat-E. Taymaz, Tarih ve Toplum, 14/79, 1990Osmanlı Türk Toplumunda Köleler ve Câriyeler, Hayat Tarih Mecmuası, 3/8, 1977Osmanlı İmparatorluğunda Kölelik, Bülent Tahiroğlu, Fak. Mecmuası, 45/47 1/4, 1979/1981Esir Ticareti, Şemsi Rıza Zobu, Hayat Tarih Mecmuası, I, s. 3, 1971Esir, Esirciler, Reşad Ekrem Koçu, İstanbul Ansiklopedisi, X, İst. 1970Esir Hanı, Esir Pazarı, Reşad Ekrem Koçu, İstanbul Ansiklopedisi, X, İst. 1971Esir Pazarı ve Câriyeler, Cemal Kutay, Tarih Konuşuyor, I/3, 1964Esirler ve Esirciler, Reşad Ekrem Koçu, Hayat Tarih Mecmuası, I, 1972 Esir Pazarından Beşiktaş Sarayına, Sermet Muhtar Alus, Tarih Hazinesi 5, 1951Saraya Câriye Alınması, Türk Folklor Araştırmaları, 16, 1976Câriyeler Hakkında, Hurşid Paşa, Hayat Tarih Mecmuası, I/5, 1965Osmanlı Haremi Ne Zaman Kuruldu? Zıya Ergins, Tarih Dünyası, Yı. 1, sayı 8-9, 15 Ağustos 1950Harem Bir Okuldu, Halil İnalcık, Tempo 10-16 Kasım 1994, Sayı, 175, s. 3415. Sonu ile 16. Başında Bursa'da Kölelerin Sosyal ve Ekonomik Hayattaki Yeri, Halil Sahillioğlu, ODTÜ Gelişme Dergisi, 1979-1980 Özel Sayı, s. 74Harem ve İçyüzü, Muammer Lebib, Tarih Dünyası I, İstanbul 1950Eski Sarayın Harem Hayatı, Yekta Ragıb Öncü, Dünya Gazetesinde Tefrika, ?1992Harem ve Saray Âdât-ı Kadîmesi, Leyla Hanım -Saz-, Vakit Gazetesi, 1332Saray ve Harem Hâtıraları, Leyla Hanım -Saz-, Yeni Tarih Dergisi II, İstanbul, 195817. Yüzyıl İstanbul'unda Harem, Walch, Terc. Filiz Aydın, Hayat Tarih Mecmuası, Sayı 10, s. 46-49, İstanbul, 197018. Asırda Harem, M. Çağatay Uluçay,Tarih Dergisi, XVII, İstanbul, 1963Osmanlı Toplum Yaşayışıyla İlgili Belgeler-Bilgiler, Kölelik, Tarih ve Toplum, İst. 1984126. Amerika'nın Mazlum Sahipleri Kızılderililer -Toprak İçin Bir Irk Kurutuldu-, Zaman, 25. 10. 1992
osmanlı saraylarında harem hayatının iç yüzü